“UYUŞTURUCUYU BEBEĞİMİN ULAŞABİLECEĞİ YERDE BULDUM”
Gazete Seyyar Editörü: Madde bağımlısı bir bireyle aynı evde yaşayan bir kadın olarak, madde kullanımını nasıl öğrendiniz? Öğrendiğinizde neler hissettiniz?
Bağımlı Ailesi:Ani ruh değişimleri, yoksunluktaki siniri ya da madde etkisindeki hallerinden anlayanlardan olmadım. Çünkü böyle bir durumla daha önce asla karşılaşmadım. Bir gün arkadaşlarımla sorunlarımı paylaştığımda madde kullanıyor olabileceğini söylediler. Her hafta sonu beni ailemin yanına gönderirdi, arkadaşları ile dışarı çıkacağını söylerdi. Cüzdanımdan para alır ya da çocuklar için yaptığımız kumbaraları alırdı. Ertesi sabah evime geldiğimde yatağımda, salonumda tanımadığım adamlar olurdu. Sorduğum zaman saat geç olduğu için böyle olduğunu söylerdi. Sabaha kadar uyumazdı, evin içinde gezerdi. Bir akşam bağırır, kavga eder yemeğin tuzu az olmuş diye tencerenin içine tükürür, ertesi akşam özürler diler, tövbeler ederdi. Belki de anlamam için o kadar şey yaşandı, ancak gözlerim kör olmuş gibiydi. Çünkü çocuklarınızın babasına böyle bir şeyi yakıştıramazsınız. Benim de anlamam için evimde folyo içinde uyuşturucu madde bulmam gerekti. TV ünitesinin çekmecesine bırakmıştı. Evimde yeni yürüyen, her yeri karıştıran çocuklar varken ben o şeyi en kolay yerde buldum. Hissettiklerimi ne kadar istesem de asla anlatamam çünkü o hayal kırıklığını, öfkeyi tasvir edemem. Ama sanki ölmüşüm gibi vücudumun buz gibi olduğunu hatırlıyorum.
“UYURKEN BİZİ ÖLDÜRMESİN DİYE DUA EDERDİM”
Gazete Seyyar Editörü: Bir kadın olarak madde bağımlısı bir bireyle aynı evde yaşarken hem siz hem diğer aile bireyleriniz ne gibi zorluklar yaşadınız?
Bağımlı Ailesi:Madde bağımlısı olan kişi eşiniz ise sanırım çok daha zor oluyor. Ailemle evlerimiz neredeyse yan yana, bir kuaför dükkanım vardı o da aynı sokaktaydı. Hayatım bu mahallede geçiyordu. Ben kullanıcı olduğunu duyar duymaz ayrılmak istedim. Yüzüne söyleyecek ya da aynı evde kalacak cesaretim yoktu telefonda söyledim. Akşam geleyim, konuşalım eğer istersen ayrılırız dedi. Akşam elinde pompalı bir silahla geldi. Aileme söylersem, ayrılırsam beni, çocuklarımı, ailemi öldürmekle tehdit etti. Ben korkup geri çekilince bunu aylarca kullandı bana. Sürekli küfür eder, bağırır, çağırır dayanamayıp ağzımı açarsam yeğeninin okul yolunu biliyorum, kız kardeşinin yolunu kestirip "kız" mı diye kontrol ettireceğim bekle gör sen, diye tehditler ederdi. Aylarca neredeyse her sabah yüzümü gözümü saklayarak kuaföre gidip yüzümdeki, kollarımdaki morlukları fondöten ile kapatırdım. O fondötenleri müşterilerden çok kendime kullanmışımdır. Tehditler, fiziksel ve psikolojik şiddet, aylarca devam etti. Çok bastırdı beni, çok susturdu. Her sabah uyandığıma şükreder her gece uyurken bizi öldürmesin diye saatlerce dua ederdim. Herkes duyup da ayrılana kadar devam etti bu durum.
“ANNE GELME ELİNDE BIÇAK VAR”
Gazete Seyyar Editörü: Aile bireyinizin bu maddeyi kullandığını öğrendiğinizde durumu güvenlik güçleriyle paylaştınız mı?
Bağımlı Ailesi:Önce çok sustum ancak artık dayanamayacağımı anladığımda aileme söyledim. Annemler konuşmaya gelecekti, telefonumu alıp annemi aradı ve sen tek gel anne, dedi. Sonra mutfağa gidip bıçak aldı eline. Cama atlayıp anne gelme elinde bıçak var, diye bağırdım. Daha sonra bütün ailem kapıdaydı. Bıçağı bırakıp silahı aldı, cama çıktı. Anneme doğrulttu gidin, dedi. Hiçbiri gitmedi. Komşular polisi arayınca kaçtı. Kaçarken abimler yakalamaya çalıştı. Silahın arkasıyla vurup kaçtı. Annemler kavgalarımızı bilirdi ancak sebebini bilmezdi. Keşke daha önce söyleseymişim. Aynı akşam eşyalarımı alıp evden çıktım. Sonra polisler, koruma kararları, tedavi yalanı… Ama asla tedavi olmadı, olamadı daha doğrusu.
“TAHLİYE EDİLDİĞİNİ DUYACAĞIM DİYE ÖDÜM KOPUYOR”
Gazete Seyyar Editörü: Aile bireyinizi kendiniz başta olmak üzere ailenizden uzaklaştırmaya yönelik çabanız oldu mu?
Bağımlı Ailesi:Çok fazla oldu, çünkü normal bir süreç değildi. Maddesi bitip de parası kalmayınca elinde silah ile kapımda alırdı soluğu. Evime, dükkanıma defalarca ateş edip kaçtı. Kuru sıkı ile sıkar giderdi. Ancak o psikolojide maalesef bunu asla algılayamıyorsunuz. Hayat arkadaşım dediğiniz insan bir anda can düşmanınız oluyor. En son dükkanımı basıp da gerçek silahı kafama dayayana kadar devam etti bu durum. İçeriye girip kapıyı kapattı. İçeride 14 yaşında bir müşteri de vardı. Silahı görünce önüne geçtim. Hiçbir şey söylemeden silahı kafama dayadı ve ateş etti. Ama mermi patlamadı. Mermi silahın mekanizmasını bozmuş, mermiler yere dökülmüş. Bağırmaya başlayınca kaçtı. İfademi alan polis eşimin beni öldürmeye geldiğini söyledi. Beni öldürmeyi kafasına soktuğu için tek kelime etmeden silahı ateşlemiş. Şu an cezaevinde ancak benim korkularım bir türlü geçmiyor. Bir gün uyanıp da tahliye edildiğini duyacağım diye ödüm kopuyor.
“CEHENNEMİ YAŞADIM”
Gazete Seyyar Editörü: Son olarak başta gençler olmak üzere madde kullanımına ilişkin eğilimi olan bireylere maddenin zararlarına ilişkin neler söylemek istersiniz?
Bağımlı Ailesi:Gerçekten iyi bir hayatı olmasını isteyen herkes uyuşturucu maddeden uzak durmalı. Bir iki saatliğine sorunlarından uzaklaşmak bahanesiyle başvurulmaması gereken bir yöntem. Her insan iyi, huzurlu ve mutlu bir hayatı hak ediyor. Bu süreçte uğruna canınızı vereceğiniz insanlara cehennemi sizler yaşatıyorsunuz. Hiçbir şey vazgeçilmez değil inanın uyuşturucu maddesiz çok daha güzel günleriniz olacak. Kendiniz için sevdikleriniz için aileniz için uzak durun. En azından insanca yaşamak için…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.