Antep Savunması, inancın, azmin ve imanın zaferidir

Gaziantep’in işgalci ve sömürgeci emperyalistlerin işgalinden kurtuluşunun 102. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımlayan HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Göçer, 102 yıl önce tarihin en büyük kahramanlık destanlarından birini yazan Gazianteplilerin, Kurtuluş Mücadelesinin başlatılmasında ve başarıya ulaşmasında da öncü olduklarını vurguladı.

Antep Savunmasında, Anteplilerin dünyada benzerine az rastlanan bir mücadele örneği sergilediğini dile getiren Göçer, “Bugün 11 ay süren, her kesimden Antep halkının fedakârlığı, kahramanlığı ve inandığı değerler uğruna canı pahasına da olsa İslam ile yoğrulmuş bu topraklara necis ellerin değmemesi için dünyadaki tüm mazlum milletlere rehber olan, emsalsiz mücadelenin ve direnişin sonunda şehrimizin esaretten kurtuluşunun 102’inci yılını kutluyoruz.” dedi.

“Antep Savunması azmin ve imanın zaferidir”

Antep Savunmasının, Kurtuluş Savaşının en şerefli, en onurlu savunması olduğunu ifade eden Göçer, “Antep Savunması; azmin ve imanın zaferidir. Antep Savunması; İslam düşmanı olan emperyalist sömürgecilere ve işgalcilere yenilgi yaşatmış bir zaferdir. Antep Savunması; azim ve iman gücüyle kazanılan bir şanlı zaferdir. Antep Savunması; 6 bin 317 evladını şehit vererek hiçbir yerden yardım ve destek almadan ‘Ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum’ inancıyla Ayıntap’ı düşman işgalinden kurtarmış ve ‘Gazi’lik onuruna nail olmuş yiğitlerin zaferidir. Antep Savunması; ‘Düşman askeri cesedimi çiğnemeden Antep’e giremez’ diyen Şahinbey’in ve Şahinbeylerin kahramanlığı ile kazanılan şanlı zaferdir. Antep Savunması; ‘Vurun Antepliler namus günüdür’ diyen Molla Mehmet Karayılan’ın ve daha adsız nice kahraman erlerin kanları ve direnişiyle kazanılan zaferdir. Antep Savunması; henüz 14 yaşında olmasına rağmen annesinin tesettürünü açmak isteyen işgalci Fransız askerlerine karşı canı pahasına direnen ve işgalcilerin saldırısı sonucu şehadet şerbetini içen Şehit Mehmet Kamil’in ve inancı uğruna canını cennet karşılığında Allah’a satanların şehadetiyle kazanılan zaferdir.” ifadelerini kullandı.

“Antep Savunması; ‘Şehitlik bizim için en büyük zaferdir’ diyerek şehit olanların zaferidir”

Antep Savunmasının zor şartlar ve imkansızlıklara rağmen kadın, erkek, genç, yaşlı 7’den 70’e Antep halkının mazlum milletler adına sömürgecilere ve işgalcilere karşı verdiği şerefli bir direniş ve zafer olduğunu vurgulayan Göçer, “Antep Savunması; bedeli ne olursa olsun, ‘Müslüman zulme boyun eğmez’ diyen Anteplilerin büyük bir direniş ve cesaretle göstermiş oldukları emsalsiz direniş örneğidir. Antep Savunması; kararlılık, irade ve dayanma gücü göstererek, işgalcilere kendisini siper etmiş 6317 şehit verme pahasına kahramanlık, yiğitlik ve cesaret sergileyenlerin kanlarıyla kazandığı şanlı zaferdir. Antep Savunması; ‘Şehitlik bizim için en büyük zaferdir. Şehitlik zelil bir şekilde ölmekten çok daha üstündür’ diyerek kahramanca direnerek şehit olanların ve zulme teslim olmayanların zaferidir. Antep Savunması; ‘Mücahidler için kaybetmek yoktur. Ya zafer ya şehadet’ diyerek emperyalist sömürgecilere ve işgalcilere karşı İslam'ın zaferidir. Antep Savunması; ‘İnsanlar sizin için kuvvet yığdılar, onun için onlardan korkun’ dediler de bu kendilerinin imanlarını artırdı. Allah bize yeter o ne güzel vekildir’ diyerek ölüme koşa koşa giden yiğitlerin iman gücüyle kazandığı zaferdir. Antep Savunması; ‘Müslümanlar hiç bir zaman esareti kabul etmez’ diyerek hür olma uğruna candan, yardan ve serden geçenlerin yazdığı kahramanlık destanıdır.” şeklinde konuştu.

“Antep Savunması; diyerek esareti kabul etmeyenlerin zaferidir”

Göçer, “Antep Savunması;

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım;

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.’ diyerek esareti kabul etmeyenlerin zaferidir. Antep Savunması; izzetini ve istikbalini korumak için şehadet şerbeti içenlerin, gazi olup varlığından geçenlerin zaferidir. Antep Savunması; ‘gayret müminlerden, zafer Allah’tandır’ diyerek Allah’ın rızasını kazanmak ve yeryüzünde O’nun dinini hâkim kılmak için çarpan yüreklerin asla esareti kabul etmeyerek verdikleri mücadele ile kazandıkları zaferdir.” diye konuştu.

“Bize düşen ecdadımızın emanetine sahip çıkmaktır”

Antep Savunması destanının, “Aç kalırız ama asla emperyalist güçlere karşı teslim olmayacağız” diyen Şahinbeylerin, Şehitkamillerin, Molla Mehmet Karayılanların ve daha adsız nice kahramanların kanları ile yazıldığını belirten Göçer, “İşgal güçleri karşısında, hiçbir yerden yardım ve destek almadan büyük bir irade ve dayanma gücüyle direnerek Şahinbeylerin, Molla Mehmetlerin, Şehit Kamillerin ve daha nice adsız kahramanların öncülüğünde, şehrin dörtte birini şehit verme pahasına, bu şanlı destanı yazan ve bu zaferi bize yaşatan ecdadımızla ne kadar gurur duysak azdır. Dünyadaki tüm mazlum milletlere rehber olan bu emsalsiz mücadelenin eşsiz kahramanları artık aramızda yoklar. Onlar işgal altında yaşamaktansa ölmeyi göze alarak büyük bir direniş ve destan örneği gösterdiler. Antepliler, ‘Mü’minler içinde öyle yiğitler var ki, Allah’a verdikleri söze daima bağlı kalmışlardır. Onlardan kimi sözünün gereğini yerine getirip O’nun yolunda can vermiş, kimi de sırasını beklemektedir. Onlar, verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir’ diyerek şehrimizin dini, hürriyeti ve bağımsızlığı uğruna mücadele etmeyi, bu yolda seve seve şehit ve gazi olmayı seçtiler. Bize düşen ise onların emanetine sahip çıkmaktır. Bu vesileyle bütün kahramanlarımızı hürmetle yad ediyor, şehitlerimize ve ahirete irtihal eden Gazilerimize Allah'tan rahmet, gazilerimizden hayatta olanlara sağlık, sıhhat, afiyetler diliyor; tüm Gazianteplileri muhabbetle selamlıyorum.” dedi.